11 Kasım 2018 Pazar
Araç alım-satım sözleşmesinde uzun bir süre sonra haksız şartı ileri sürmek hakkın kötüye kullanılması teşkil eder.
T.C.YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2004/9747 K. 2004/18207 T. 14.12.2004
Özü: Peşinatı yatırılan araba alım-satımında,üçüncü kişiden alacağını tahsil edemeyen tüketici bu nedenle sözleşmeden dönemez, arabasını bir süredir kullanıp, daha sonra sözleşmedeki haksız şartları öne sürmesi sözleşmeyi ayakta tutmamaya engel değildir.
DAVA ve KARAR : Davacı, BMW marka bir araç satın almak amacıyla davalı ile aralarında 29.8.2003 tarihinde bir sözleşme imzalandığını, davalıya peşinat olarak 5000 EURO ödediğini, dava dışı şahıslardan alacaklarını tahsil edemediği için sözleşmeden dönmek istediğini iki ayrı tarihte telefonla bildirdiğini, daha sonra da 16.10.2003 günlü faks mesajı ve 21.10.2003 günlü ihtarnamesiyle talebini yenilediğini, davalının aldığı peşinatı iade etmediğini, bu arada davalının kendisine sözleşmenin ön yüzünün fotokopisini verdiği için arka yüzündeki şartlardan haberinin bulunmadığını, arka yüzündeki şartların tüketici aleyhine haksız şartlar içerdiği ve sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürerek akdin feshini ödediği 5000 EURO’nun tahsilini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davada dayanılan sözleşmenin 4077 sayılı yasanın 6. maddesine ve yönetmelik hükümlerine aykırı biçimde tüketici aleyhine haksız şartlar içerdiği, sözleşmede aracın hangi tarihte teslim edileceğinin belirtilmediği gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davada dayandığı 29.8.2003 tarihli ve altında imzası bulunan “”Araç Sipariş Formu”” başlıklı belgenin alt kısmında “”yukarıdaki araç sipariş formu ve arka taraftaki yeni araç satış şartlarının tamamının her maddesini dikkatle okudum ve imzaladım”” şeklinde beyanda bulunmuş olup, bu formun arka sayfasındaki sözleşme kısmının altında da imzası mevcuttur. Davalıya sonradan gönderdiğini iddia ettiği faks mesajı ve ihtarnamesinde de sözleşme hükümlerinin 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olması nedeniyle değil, dava dışı şahıslardan alacaklarını tahsil edemediği için satıştan döndüğünü beyan etmiştir. Bu durumda sözleşmenin düzenlenmesinin üzerinden uzun bir süre geçtikten sonra bu sözleşmenin haksız şartlar içerdiğinden bahisle talepte bulunamaz. Kaldı ki, 13.6.2003 tarihinde yürürlüğe giren Tüketici Sözleşmelerinde Haksız Şartlar Hakkındaki Yönetmeliğin 7. maddesinde sözleşmede bulunan haksız şartların batıl olduğu, yok sayılan batıl hükümleri olmadan da sözleşme ayakta tutulabiliyorsa sözleşmenin diğer hükümlerin varlığını koruyacağı hükme bağlanmıştır. Hal böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 14.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.