10 Kasım 2018 Cumartesi

TAKSİTLE SATIŞA İLİŞKİN YARGITAY KARARLARI

Taksitli satışlarda senetler sadece nama yazılı olmalıdır; nama yazılı olmayan senetler geçersizdir

T.C.YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2009/1044 K. 2009/7007 T. 21.5.2009
ÖZÜ :Dava, bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemidir. Dava konusu senetler taksitli mobilya satışına ilişkin olarak 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın 6/A maddesinin yürürlüğe girdiği 6.3.2003 tarihinden sonra düzenlenmiştir. Yasanın bu amir hükmüne göre dava konusu senetler nama yazılı olarak düzenlenmesi gerekirken emre muharrer olarak düzenlendiğinden geçersizdir. Söz konusu davada, geçersiz olan bu senetlere ciro yoluyla hamil olan Celal iyiniyetli olup borçlunun zararına hareket etme kastı bulunmadığı savunmasında bulunamaz.
DAVA ve  KARAR : Davacı, davalılardan satın aldığı mobilyanın bakiye bedelinin 6 eşit taksitte ödenmesinin kararlaştırıldığını, bakiye 4.250.YTL için bono imzaladığını ancak mobilyaların teslim edilmediği gibi bononun da üçüncü kişiye ciro edilerek üçüncü kişi tarafından takibe konulduğunu bildirerek bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, ödenen 750.YTL peşinatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesi sunmamış, davaya müdahil olan C. Ö. yaptığı icra takibine konulan tedbirin kaldırılarak takibin devamının sağlanmasını talep etmiştir
Mahkemece, ödenen 750.YTL peşinat ve 4.250.YTL’lik bakiye satış bedeli toplamı 5000YTL’nin davalı satıcılardan tahsiline, dava konusu bononun ciro yoluyla devri nedeniyle iptaline ilişkin talebin reddine, asli müdahilin davasının kabulü ile ciro yolu ile devrolunan takibe konu senede bağlı alacak nedeniyle hak iddia edebileceğinin tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davacının davalı satıcılardan aldığı mobilya için 12.4.2005 tarihinde taksitli satış sözleşmesi imzaladığı ve 750.YTL peşinat verdiği, bakiye 4.250.YTL için 11.1.2005 tanzim tarihli, 25.3.2005 vadeli alacaklısı T. B. ( … veya emrü havalesine yazılı… ) senet verdiği, mobilyaların teslim edilmediği, davalı satıcılara ulaşılamadığı hususları dosya kapsamından anlaşıldığı gibi taraflar arasında da ihtilaflı değildir. Dava konusu taksitli satış sözleşmesinde bakiye bedel için verilen senet davalı satıcılar tarafından asli müdahil C.’ye ciro edilmiş, 12.4.2005 tarihinde takibe konulmuştur. Asli müdahil bu senedin mobilya mağazasını davalı satıcılara kiraladığı için kira bedeline karşılık aldığını, taraflar arasındaki akdi ilişkiyi bilmediğini savunarak icra dosyasına konulan tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık bonolara ciro yoluyla hamil olan Cin iyi niyetli hamil olup olmadığı, bile bile borçlunun zararına hareket edip etmediği TTK 590-599 maddeleri gereği senet keşidecisinin lehdara karşı ileri sürebileceği derilerin hamile karşı ileri sürüp süremeyeceği hakkındadır.
6.3.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin korunması Hakkında Kanunun 6/A maddesi, “taksitli satışlarda sözleşmeden ayrı olarak kıymetli evrak niteliğinde senet düzenlenecekse, bu senet, her bir taksit ödenmesi için ayrı ayrı olacak şekilde ve sadece nama yazılı olarak düzenlenir. Aksi takdirde kambiyo senedi geçersizdir.” düzenlemesini getirmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere dava konusu senetler taksitli mobilya satışına ilişkin olarak 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı yasanın 6/A maddesinin yürürlüğe girdiği 6.3.2003 tarihinden sonra 10.10.2003 tarihinde düzenlenmiştir. Yasanın bu amir hükmüne göre dava konusu senetler nama yazılı olarak düzenlenmesi gerekirken emre muharrer olarak düzenlendiğinden geçersizdir. Bilindiği gibi Emre yazılı senetler TTK 559, 560, 743 maddelerinde yazılı esaslar dahilinde devredilebilir. Buna karşılık nama yazılı senetlerin devrinde zilyedliğin devri yanında alacağın temliki sonuçlan doğuracak şekilde devredilmesi gerekir. Nama yazılı senette hak sahibi olmayan bir kimseden iyiniyetle devir alındığı gerekçesiyle iktisap mümkün değildir. Senet hamili TTK 599. maddesi gereği kendisinin iyi niyetli hamil olduğu savunmasında bulunamaz. Somut olayda Celal’e ciro edilen senetlerin nama yazılı olarak düzenlemesi yasal zorunluluk olmasına rağmen, emre muharrer olarak düzenlenmesi nedeniyle geçersizdir. Geçersiz olan bu senetlere ciro yoluyla hamil olan Celal iyiniyetli olup borçlunun zararına hareket etme kastı bulunmadığı savunmasın da bulunamaz. Davaya konu senetlerin lehdar satıcılar yönünden karşılıksız kaldığı sabit olduğuna göre bu davalılar yönünden de iptali ile davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 21.05.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.