11 Kasım 2018 Pazar

Ticari ve mesleki faaliyetten kaynaklanmayan daire satışı tüketici hukukuna tabi değildir.



T.C. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2008/9865 K. 2009/687 T. 27.1.2009

ÖZÜ : Somut uyuşmazlıkta dava konusu daire satışının davalı Eray’ın ticari ve mesleki faaliyetinden kaynaklanmadığı bu kişinin tüketicinin korunması hakkındaki kanunun tarif ettiği “satıcı” tarifine uymadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kalmadığı anlaşılmaktadır.

DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki tazminat, sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı, Davalılardan Eray T.’in maliki bulunduğu ve diğer davalının satış ve bütün prosedürlerinde aracılık yaptığı taşınmazı, 27.06.2006 tarihinde 27.000,00 YTL bedel ile satın aldığını ve bedelini ödediğini, konut olarak alınan söz konusu dairenin ayıplı çıktığını zira daha öncesinden söz konusu dairenin T. Belediyesi Encümenince yıkım kararı bulunduğunu davalıların yıkım kararını bilmelerine rağmen bu hususu gizleyerek taşınmazı kendisine sattıklarından bahisle sözleşmenin feshi ile ödediği 27.000,00 YTL satış bedelinin tahsilini istemiştir.

Davalılara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış, davalı Enver T. vekili, davaya cevap vermek ve delillerini bildirmek üzere süre istemiş, diğer davalı ise yargılamaya katılmadığı gibi cevapta vermemiştir.

Mahkemece, Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.

4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.

Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta dava konusu daire satışının davalı Eray’ın ticari ve mesleki faaliyetinden kaynaklanmadığı bu kişinin tüketicinin korunması hakkındaki kanunun tarif ettiği “satıcı” tarifine uymadığının kabulü gerekir. Hal böyle olunca taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kalmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle ve dava olunan miktara göre davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olup, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ : Davalı tarafça temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 27.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.