T.C. YARGITAY13. HUKUK DAİRESİ E. 2003/3014 K. 2003/6262 T. 21.5.2003
ÖZÜ : Dosyadaki delillerden, araçtaki sola çekme şikâyetinin üretim hatası
olduğu, anlaşılmıştır. Davacı tüketicinin tercih hakkını onarım yönünde
kullanmasına rağmen, aracın halen arızasının giderilmediği, dolayısıyla yasanın
13/3 ve anılan tebliğin 12. maddesindeki değiştirme koşullarının oluştuğu,
açıktır.
Yargılama sırasında görüşüne başvurulan teknik bilirkişiler, adeta tamirci
gibi rapor vermişlerdir. Oysa bilirkişinin görevi, HUMK.nun 275 maddesi
gereğince çözümü özel bilgiyi gerektiren hallerde görüş bildirmekten ibarettir.
Ayrıca bu davada hukukçu bilirkişide dinlenemez. Hâkimin kendi hukuk bilgisiyle
karar vermek gerekir.
DAVA ve KARAR : Taraflar arasındaki tüketiciyi koruma davasının yapılan
yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik
olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz
edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı
vekili avukat ile davalı vekili avukatın gelmiş olmalarıyla duruşmaya
başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten
sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde
olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı, davalıdan satın aldığı araçta çeşitli arızalar çıktığını, bir çok
kez servise götürdüğü halde, arızların giderilemediğini öne sürerek, aracın
ayıpsız yeni bir araçla değiştirilmesini, bu mümkün olmazsa anahtar teslim
bedelinin tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz
edilmiştir.
Davacının 25.12.2001 tarihinde davalıdan satın aldığı aracın, sola çekmesi
üzerine, 4.3.2002 tarihinde servise götürüldüğü, servis raporuna göre bu
arazının giderilmesi için bazı parçaların değiştirildiği ancak arızanın
giderilememesi üzerine, aracın servise bırakılmasının istendiği halde,
bırakılmadığını davalı savunmuştur. Davacı ise, birçok kez servise başvurduğu
halde, kendisine servis fişi verilmediğini, aracın yüksekten düşmesi sonucu bu
arızanın meydana gelmiş olabileceğini, keza aracın altında yapılan kontrollerde
her hangi bir kullanım hatasından söz edilmeden, korozyona uğradığının
belirtildiğini, ileri sürmüştür.
Yargılama sırasında görüşüne başvurulan teknik bilirkişiler, adeta tamirci
gibi rapor vermişlerdir. Oysa bilirkişinin görevi, HUMK.nun 275 maddesi
gereğince çözümü özel bilgiyi gerektiren hallerde görüş bildirmekten ibarettir.
Ayrıca bu davada hukukçu bilirkişide dinlenemez. Hâkimin kendi hukuk bilgisiyle
karar vermek gerekir. 4077 sayılı Yasanın 13/3 maddesi gereğince, garanti
süresi içerisinde sık sık arızalanması sonucu maldan yararlanamamanın
süreklilik arzetmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması
hallerinde, tüketici malın ücretsiz olarak yenisiyle değiştirilmesini talep
edebilir. Onarım hakkını kullanan tüketici, Garanti Belgesi ile Tanıtma ve
Kullanma Kılavuzunun Uygulama Esaslarına Dair Tebliğin ( TRKGM-95/116-117 ) 12.
maddesindeki şartların oluşması halinde, aracın yenisiyle değiştirilmesini
isteyebilir. Dosyadaki delillerden, araçtaki sola çekme şikâyetinin üretim
hatası olduğu, anlaşılmıştır. Davacı tüketicinin tercih hakkını onarım yönünde
kullanmasına rağmen, arcın halen arızasının giderilmediği, dolayısıyla yasanın
13/3 ve anılan tebliğin 12. maddesindeki değiştirme koşullarının oluştuğu,
açıktır. Mahkemece davanın kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddine karar
verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacı
yararına BOZULMASINA, 275.000.000 lira duruşma avukatlık parasının davalıdan
alınarak davacıya ödenmesine, 21.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.