T.C. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2010/3106 K. 2010/10655 T. 15.7.2010
ÖZÜ : Somut uyuşmazlıkta davalı genel kredi sözleşmesindeki kefaleti ve kredi kartı borcu olduğundan bahsetmiş ise de, dosya içindeki belgeler ve bilirkişi raporundan, davalı bankanın davacı ile yaptığı kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağı için banka nezdinde bulunan davacının maaş hesabına sözleşmenin 13. maddesi uyarınca bloke uygulanarak kredi kartı borcuna mahsuben kesinti yaptığı anlaşılmakla taraflar arasındaki ihtilafın kredi kartı sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı kredi kartı borcu için davalı banka nezdindeki maaş hesabına davalı banka tarafından bloke uygulanarak kesinti yapıldığını bildirerek yasaya aykırı olarak yapılan kesintilerin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1 – 4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. 10/A maddesinde kredi kartları ile ilgili düzenleme yapılmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davalı genel kredi sözleşmesindeki kefaleti ve kredi kartı borcu olduğundan bahsetmiş ise de, dosya içindeki belgeler ve bilirkişi raporundan, davalı bankanın davacı ile yaptığı kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağı için banka nezdinde bulunan davacının maaş hesabına sözleşmenin 13. maddesi uyarınca bloke uygulanarak kredi kartı borcuna mahsuben kesinti yaptığı anlaşılmakla taraflar arasındaki ihtilafın kredi kartı sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
2 – Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1. bentte gösterilen nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte gösterilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, 15.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.