T.C. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E.
2009/15379 K. 2010/1567 T. 11.2.2010
ÖZÜ : Somut olaydaki
uyuşmazlıkta, davacı tüketici ile davalı arasında hizmet satımı söz konusu
olup, bu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkin davaya 4077 s.k. 23.
maddesi uyarınca tüketici mahkemesi görevlidir.
DAVA ve KARAR : Taraflar arasındaki manevi tazminat
davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın
reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz
edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Davacılar, davalılara ait düğün salonunda
sünnet düğünü yapmak üzere anlaştıklarını daha önceden davalılara kendilerinin,
herhangi bir iptal bildiriminde bulunmadıklarını ancak davalıların düğün
salonunu düğün günü için başkasına kiraladıklarını, bu nedenle düğünlerinin
düğün için pek elverişli olmayan başka bir salonda yapıldığını, kişilik
haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek 10.000 TL manevi tazminata karar
verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacı tarafın sözleşmeden
caymış olduğu yolunda telefon ile bilgi vermesi sonucu düğün salonunun
belitrilen tarih için başka birine kiraladığını belirterek davanın reddini
savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş;
hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
1- 4822 sayılı kanun ile değişik 4077
sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesinde kanunun
uygulanmasıyla ilgili tanımlar yapılıp, bu arada “Bir ücret veya menfaat
karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyet” hizmet, “Bir mal
veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya
yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi” tüketici, “Kamu tüzel kişileride dahil
olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan
gerçek veya tüzel kişileri” satıcı olarak tanımlamıştır. Aynı yasanın 23.
maddesinin 1. fıkrasında ise Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak
hertürlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır hükmüyle, kanunun uygulanmasından
doğacak ihtilaflara bakacak görevli mahkeme belirtilmiştir.
Somut olay değerlendirildiğinde, davacı
tüketici ile davalı arasında hizmet satımından kaynaklanan bir uyuşmazlık
bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, sözü edilen yasanın 23. maddesi
hükmü gereğince davaya bakmaya tüketici mahkemesi görevlidir. Mahkemece
görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek hüküm
kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2- Bozma nedenine göre tarafların diğer
temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan 1. bent gereğince
temyiz edilen kararın her iki taraf yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince
diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz
harcının istek halinde iadesine, 11.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.