10 Kasım 2018 Cumartesi

İngilizce Dil Kursu eğitimi için çekilen kredi tüketici kredisidir ve tüketici hukukuna tabidir


T.C. YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ E. 2008/21878 K. 2009/3235 T. 3.3.2009


ÖZÜ : Davacı vekili dilekçesinde, davalının dava dışı dil kursundan alacağı İngilizce eğitimine karşılık olmak üzere davacı şirketten tüketici kredisi aldığını, kredi borcunu ödemediğini, bu borcun tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 4077 sayılı Yasanın değişik 10/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Olaya 4077 sayılı Kanunun uygulanması gerekmektedir.


DAVA VE KARAR : Dava dilekçesinde 1.942.-TL’lik takibe vaki itirazın iptali ile %40 inkar tazminatının masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.


Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:


Davacı vekili dilekçesinde, davalının dava dışı dil kursundan alacağı İngilizce eğitimine karşılık olmak üzere davacı şirketten tüketici kredisi aldığını, kredi borcunu ödemediğini, bu borcun tahsili amacı ile davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının da takibe itirazda bulunduğunu beyan ederek, itirazın iptali ile %40 inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.


Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.


4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un Amaç başlıklı l. maddesinde Yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.


Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı arasında 4077 sayılı Yasanın değişik 10/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır.


4077 sayılı Yasanın 23. maddesi bu Kanun’un uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz.


4077 sayılı Kanun’un 2 ve 3. maddeleri gereği somut olaya 4077 sayılı Kanun’un uygulanması gerekmektedir. Aynı Yasanın 23. maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilip hüküm kurulmuş olması usul ve Yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir.


SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.